Sayfa İçeriği: Yağmur İle İlgili Kısa Sözler, Yağmur İle İlgili Sözler Facebook, Yağmur İle İlgili Sözler Tumblr, Yağmur İle İlgili Aşk Sözleri, Yağmur İle İlgili Yazılar
En güzel sözleri en güzel mesajları en güzel lafları sizler için hazırladık bu sitede şimdi de sizlere en güzel yağmur sözlerini sosyal medyadan paylaşmanız ya da kısa sms veya whatsapptan yollayın diye bu sayfada hazırladık.
YAĞMUR İLE İLGİLİ GÜZEL SÖZLER
Yağmur daha bir anlamlı gelir. Yüreği dünden ıslak kalanlara…
Bana yağmuru anlatma, yağ!
lslanmışın yağmurdan korkusu olmaz.
Yağmurdan sonra, hava açar.
Yağmuru sevmezse, gökkuşağı renksiz olur.
Yağmurun gelişi, buluttan bellidir.
Dolu kırar geçirir ama yağmur kiraz çiçekleri açtırır.
Yağmur yağmayınca sel uyanır mı?
Bazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri sadece ıslanır.
Nisan yağmuru, mayıs çiçeği getirir.
Dalıp giden insanlar olduk. Çayın demine, yağmurun sesine.
Deniz bile olsan yağmurda ıslanırsın.
Yağmurda yürümeyi hep sevmişimdir. Böylece kimse ağladığımı göremez.
Yağmur başladı. Gelse de ıslansak dediği biri olmalı insanın.
Sevdanı bulutların üzerine yazmışsın. Yağmur olarak dökülüyor gözlerimden.
Gökkuşağına ulaşmak istiyorsan yağmura katlanmak zorundasın.
Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum. Bir yağmur yağsa da, beraber ıslansak.
Belki yağmura gerek kalmazdı, insanlar bu kadar kirli olmasaydı.
Toprak bir gün yağmurun kıymetini anlayacak. Ama o gün yağmur yağmayacak.
Her yağmur damlası, Tanrı’nın sandığından dökülen bir altındır.
Sıradaki yağmur bize gelsin. Yıkasın ne varsa, ne kir kalsın ne de kalplerde kin.
Sen yoksun, boşuna yağıyor yağmur. Birlikte ıslanamayacağız ki.
Yüreğini sessizce alanlar var birde azizim. Sağanak yağmurlar düşüyor içlerime.
Pırıl pırıl gökkuşağını görmek için, önce yağmuru yaşamak gerekir.
Belki de ben yağmuru yanaklarımdaki parmak izlerini sildiği için bu kadar sevdim.
Yağmur yağıyor, ıslanıyor etraf. Ağlasak kimse anlamaz değil mi?
Yağmur duasına çıkmadan önce meteorolojinin kayıtlarını karıştırmak her zaman faydalıdır.
Dışarıya yağmur yüreğime hasret fikrime sen. Nasıl yağıyorsunuz üçünüz bir bilsen.
Yağmur olsan binlerce damla arasında bulur tutardım seni. Çünkü korkarım; toprak aldığını vermiyor geri.
Sesini değil, sözünü yükselt! Yağmurlardır büyüten zambakları, gök gürültüleri değil.
Yağmur ıslatıyor duygularımı hafif bir sis var sokağında. Perdeler kapalı görünen yüz sensin gönül gözümde.
Ölmek için doğmuştur ya insan, o yüzden her yağmur sonrası toprak kokusunu sever.
Hiçbir yağmurda sensiz ıslanmaya cesaret edemedim ben. İşte bundan pencereden öteye geçmedi hayallerim.
Nasıl anlatsam? Her yağmur damlası mesela seni seviyorum olsaydı, her yeri sel alırdı.
Her yağmurda evleri başlarına yıkılan karıncalar vazgeçmezken, biz hangi deprem yüzünden vazgeçeceğiz.
Yağmur damlaları gibiydin. Öyle masum damlıyordun kalbime. Ve ben sana aşık oldum.
Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını; herkesin yüzü ıslak, başları eğik, herkes benim hep olduğum gibi.
Yağmur mutluluğuma gölge düşürmek için yağıyorsun aldırmıyorum. Niyetin beni ıslatmaksa ben zaten ağlıyorum.
Bir yağmur damlası seni seviyorum anlamı taşısaydı ve sen bana seni ne ne kadar sevdiğimi soracak olsaydın inan ki bir tanem her gün yağmur yağardı.
Bir gün yağmura yakalanırsan benden kaçtığın gibi yağmurdan da kaç. Çünkü bulutların arkasında kaybolan aşkı için ağlayan benim.
Yağmur namuslunun da, namussuzun da üstüne yağar. Bu yağmur hangisini daha çok ıslatır? Yanıt: namusluyu. Çünkü namussuz namuslunun şemsiyesini çalmıştır.
Yağmur yağar akasyalar ıslanır. Bulutlar uçuşur gecelerin, ben yağmura deli buluta deli, bir büyük oyun yaşamak dediğin, beni ya sevmeli ya öldürmeli.
Yağmuru sevdiğini söylüyorsun ama yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun, güneşi sevdiğini söylüyorsun ama güneş çıkınca gölgeye kaçıyorsun, rüzgarı sevdiğini söylüyorsun ama rüzgar çıkınca perdeni örtüyorsun. İşte bundan korkuyorum, çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun.
Yel yapraklarımı savurur, dört yanım yağmurla örtülü; güz vaktim gerçek ya, ne yağmur! Kafamda hep bir uykusuzluk ve masamda bir düşler gülü, gecenin içinde, soyunuk.
Yağmur çiseliyor, korkarak yavaş sesle bir ihanet konuşması gibi. Yağmur çiseliyor, beyaz ve çıplak mürted ayaklarının ıslak ve karanlık toprağın üstünde koşması gibi. Yağmur çiseliyor, Serezin esnaf çarşısında, bir bakırcı dükkânının karşısında. Bedreddinim bir ağaca asılı. Yağmur çiseliyor. Gecenin geç ve yıldızsız bir saatidir. Ve yağmurda ıslanan yapraksız bir cokiyisozler.com dalda sallanan şeyhimin çırılçıplak etidir. Yağmur çiseliyor. Serez çarşısı dilsiz, Serez çarşısı kör. Havada konuşmamanın, görmemenin kahrolası hüznü ve Serez çarşısı kapatmış elleriyle yüzünü. Yağmur çiseliyor.
Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde, bir parça uzaklaş kederlerinden. Bir ruh gülümsüyor gibi derinden, mehtabın ördüğü saatler nerde? Varsın bahçelerde rüzgar gezinsin, yağmur ince ince toprağa sinsin, bir başka alemden gelmiş gibisin, dalmış gözlerinle pencerelerde.